Steve Mccurry kimdir hayatı biyografisi

— Sayfamı ziyaret eden siz sevgili takipçilerimden gelen sorulardan bazılarında da ” Büyük Üstad Steve Mccurry ” hakkında bilgi vermem hususunda. Moda ve Portre Fotoğrafçısı bendeniz Loran Sebuhyan olarak bu konuyu iyice araştırıp sizlere bilgileri derleyip paylaşmak istedim. Keyifle okumanız dileğiyle.

STEVE MCCURRY KİMDİR ?

— Steve McCurry, günümüzün en iyi fotoğrafçıları arasında kabul edilen ve bu alanda bir çok ödüle ( Robert Capa Altın Madalyası ( Afgan kızı fotosu sonucu ), Ulusal Basın Fotoğrafçıları Ödülü ve World Press Photo yarışmasında görülmemiş bir dört birincilik ) sahip, yayınlanmış birden fazla kitabı ( İmparator Yolu / The Imperial Way ( 1985 ), Muson / Monsoon ( 1988 ), Portreler/Portraits ( 1999 ), Güney Güneydoğu  / South Suotheast ( 2000 ), Mabet/Sanctuary ( 2002 ), Buda’ya Giden Yol: Tibet Haccı / The Path To Budhdha: A Tibetan Pilgrimage ( 2003 ), Steve McCurry ( 2005 ), Dağların Gölgesinde / In The Shadow Of Mountains ( 2007 ) ) olan ünlü bir fotoğrafçıdır. Özellikle duygusal çağrışımlarla yüklü renkli fotoğraflarıyla tanınan Steve McCurry, belgesel fotoğrafçılığı geleneğinin izinde, insanlık mücadelesi ve sevincinin özünü yakalamayı amaçlayan, kısa hikayeleri anlattığı eserler meydana getirmektedir.

BİYOGRAFİSİ :

— 1986’dan beri Magnum Photos Üyesi ve National Geographic fotoğrafçısı olan Steve McCurry, 24 Şubat 1950’de Philadelphia’da doğmuştur. 1974 yılında Pensilvanya Eyalet Üniversitesi Sanat ve Mimarlık Koleji’nden onur derecesiyle mezun olup daha sonra kariyerine The Daily Collegion gazetesinde serbest foto muhabirliğiyle devam etmişir. Spor ve moda haberlerinin fotoğraflarını çekerken artık monotonluktan sıkılarak, 1979 yılında Hindistan’a gitmeye karar vermiştir ve böylece büyük yolculuğu başlamıştır…

— Yanına almış olduğu kamera ile birlikte ülkeyi keşfetmeyi kafasına koymuş ve Hindistan kıtasının genelini gezmiştir. Daha sonra Pakistan sınır kapısının olduğu yere bir seyahat yapmış, orada Rus işgali ile bütün batılı gazetecilerin haline tanıklık etmiştir. Ülke sınır kapısından içeri kaçak olarak girmeyi başarmıştır.

AFGAN KIZI Sharbat Gula…

— 1984’te Afganistan-Pakistan sınırında bir mülteci kampında çalışırken, bir grup çocuğun sesini takip ederek bir çadıra ulaştığında, tarif edilemez derecede etkili yeşil gözleri olan 12 yaşındaki Afgan kızı Sharbat Gula’yı görmüştür ( Yerel giysilere bürünüp kılık değiştirerek Afganistan’a geçip, giysi içine dikilerek gizlenmiş film rulolarıyla çıkmıştır ). Böylece Afganistan’da ki çatışmalardan haberdar olunmasını sağlamıştır. 20 yıl sonra Sharbat Gula’nın yerini tekrar bulacak ve “ Cildi yıpranmış ve artık kırışıklıkları vardı ama yıllar öncesinde olduğu gibi çarpıcıydı. ” diye konuşacaktır.

— Steve McCurry, daha sonra altı kıta ve sayısız ülkede çarpıcı görüntüler çekmiştir. Eserlerinde hem çatışmaları, kaybolan kültürleri, eski gelenekleri, hem de çağdaş kültürün yayılan sembollerini fotoğraflamıştır.  Burma, Beyrut, Sri Lanka, Kamboçya, Filipinler, İran-Irak, Körfez Savaşları ve eski Yugoslavya gibi uluslar arası çatışmaların ve iç savaşların yaşandığı pek çok bölgede çalışan Steve McCurry Afganistan ve Tibet’te fotoğraf çekmeye devam etmektedir.

— Fotoğraflarında huzursuzluğun hakim olduğu insan duyguları, insan ilişkileri, çevremizle nasıl bağlantılı olduğumuzu anlattığını dile getiren Steve McCurry “ Bizim sorumluluğumuz yaşadığımız yer ve durumla ilgili hikayeleri dürüstçe, bütünüyle ve zamanında dünyaya aktarmak. ” diye de eklemiştir.

— Asistanlığını yapan Carl Gustav’ın aktardığına göre İslam ülkelerinde çalışmaktan; minare tepesine çıkıp, tarihi camilerde fotoğraf çekmek için, hangi kurumlardan izin alınması gerektiğini oranın yerli halkından daha iyi bilmektedir ( Müftülüğe gidip 5dk içinde izin kağıdı çıkartmıştır ).

ÖNE ÇIKAN ÇALIŞMALARI :

— Fotoğraf kariyerinin başından itibaren Kodachrome kullanarak, unutulmaz kareler çektiğini “ Muhteşem rengi ve dayanıklık süresi var ” diye belirten Steve McCurry ( Rochester, New York’taki üretim bandından çıkacak ) en son kodachrome filminin kendisine verilmesi için Kodac’la görüşmüş, şirket kabul edince 30 yıldır kullandığı bu filmin son 36 karesiyle farklı ülkelerdeki kentleri ve kişileri çekerek, bir dönemin kapanışına tanıklık etmiştir. Bu fotoğrafları ” Son kodachrome filmi ” başlıklı sergide Robert De Niro, Aamir Khan, Shenaz, Nandita Nas, Amitabh Bachchan, Shekhar Kapur, Elliott Erwitt ve Ara Güler’in yanı sıra Rajastan’da ki Rabari Kabilesi’nden etkileyici portreler çekerek toplamıştır. 3 Ağustos – 4 Eylül 2011 tarihleri arasında dünyada ilk kez ” İstanbul Modern Sanat Müzesi ” nde sergilemiştir.

— 2013 Pirelli Takvimi gibi popüler işlerinden biri de Zaman gazetesinin 25. Yılında bir çok başarılı fotoğrafçıya ( Paolo Pellegrin, Eric Bouvet, Anders Petersen, Jane Evelyn Atwood ve Bruno Barber gibi… ) yaptırmış olduğu “Time İn Turkey” sergisidir. Bunun için Türkiye’ye gelmiş, ülkemizin bir çok yerinde çekimler yapmış ve İstanbul’un ” Fotoğraflamak için seçilebilecek dünyanın en mükemmel şehirlerinden biri; coğrafyası, denizi, mimarisi ile fotoğrafçılar için, dünyanın en ilgi çekici şehirlerinden biri ” olduğunu ifade etmiştir.

FOTOĞRAFA BAKIŞI VE TAVSİYELERİ :

— Steve McCurry, en iyi olmak için fotoğraf sanatına sadece ilgi duymanın yetmeyeceğini, ” Fotoğrafçı olmak zorundayım ” diye hissetmek gerektiğini vurgulamıştır. Fotoğraf sanatıyla geçici bir bağ kurulmamalı ” Tam olarak bu işe teslim olunmalı ” diye belirten sanatçı,  öncelikle fotoğraf tarihinin öğrenilmesi gerektiğini, bir çok mükemmel fotoğrafçı ve çok sayıda ilginç fotoğrafın var olduğunu, evvela son 100 yıla damgasını vuran fotoğrafların öğrenilmesinin ve bu fotoğraflar üzerinde çalışılmasının gerekliliğini vurgulamıştır.

— 800 bin karelik bir arşive sahip olduğunu bildiğimiz Steve McCurry, odağın, açının, rengin, ışığın, zamanın doğruluğundan emin olmak için her kareyi önceden digital makinesiyle çektiğini, program olarak Adobe cs 3, favori ekipmanı olarak ” Sanırım şimdiye kadar kullandığım en iyi 35 mm kamera ” dediği Nikon D3x ve 24-70 mm f/2.8, 85 mm f/1.8, 50 mm f/1.4 lensleri tercih ettiğini belirtmiştir.

— Sizlere son olarak, kendisinin çekmiş olduğu bazı etkileyici kareleri sunarak yazımı noktalamak istiyorum.

—– Yazımı sabırla okuduğunuz için sizlere teşekkür ediyorum. Her türlü soru, görüş ve önerileriniz için yorum yazarak bana ulaşabilirsiniz. Yazımı, aşağıda ” Share ” kısmında bulunan sosyal medya araçlarında paylaşmanız bilginin daha geniş kitlelere ulaşmasını sağlayacaktır. Diğer yazılarıma da göz gezdirmeniz dileğiyle. Umarım paylaştığım bilgiler size yardımcı olmuştur.

— Yazımı beğenmeniz ve bir kısmını dahi olsa bir yerde kullanmanız durumunda sizlerden ricam kaynak olarak siteyi paylaşmanızdır. Emeğime saygı göstereceğinize eminim.