Aya yorgi büyükada kilisesi manastırı nerede tarihi nasıl gidilir ?

—Sayfamı ziyaret eden siz sevgili takipçilerime fotoğrafın dışında da bilgiler sunmaya elimden geldiği kadar gayret ediyorum. Bunlardan birisi de Büyükada’ya her gidişimde o uzun yokuşuna aldırış etmeden tırmandığım, o eşsiz kilise ” Aya Yorgi Manastırı ” tarihi hakkında sizleri aydınlatmak. Bu yazımda sizlere bu tarihi manastırla alakalı hem nasıl gidilir hem de orda yaşanmış efsaneler nelerdir onlar hakkında bilgilendireceğim. Bulduğum fotoğraflarla da görsel bir keyif vermek istiyorum. Keyifle okumanız dileğiyle.

Aya Yorgi Manastırı Kilisesi Tarihi :

— Aya yorgi manastırı ve şapelinin inşa edilişi 1751’e dayanırken, bugünki kilise 1905 yılında inşa edilmiş 1909 yılında kullanıma açılmıştır. Çoğu kaynaklarda eski ve yeni iki adet kiliseden bahsedilirken kilise yetkililerinin ağzından alınan bilgiye göre üç defa yapılmış, yenilenmiş tek kiliseden bahsetmek mümkündür.

— İsmini, Hristyan inancını kabul ettiği için M.S.  3. yüzyılda öldürülen Kapadokyalı Aziz Georgios’tan ( Aya Yorgos-Aya Yorgi ) almaktadır. Kiremit örtülü ve iki katlı bu tarihi kilisenin ismi ” Eski Kilise ” diye de bilinir.

— 202 metre yüksekliğinde Yüce Tepe’de bulunan Aya Yorgi Kilisesi’ne çıkmak için yokuşun başına geldiğinizde, sizi Lunapark Gazinosu ve eşekler karşılar. Dilerseniz eşekler yardımıyla çıkabileceğiniz gibi hiç konuşmadan yürüyerek de tırmanabilirsiniz. Ikinci seçenek sizi Ortodoks inancına göre ” Yarı Hacı ” yapar. Efes’teki Meryem Ana Kilise’sinin ziyareti ile ” Tam Hacı ” olunur.

Kutsal İkona ve Kutsal Eşyaların Bulunma Efsanesi :

— Rumlar tarafından Aya Yorgos olarak adlandırılan kilise daha sonraları Aya Yorgi olarak anılmıştır. Efsanesine gelince, Bizans döneminde işgal altında kalan kilisedeki ikona ve kutsal cisimleri kurtarmak amacıyla papazlar toprağa gömmüşler. Kilisedeki ikona, bir çobanın rüyasına girmiş. Başta bu rüyayı önemsemeyen çoban, aynı rüyayı 3 gece üst üste görünce rüyasındaki azizin sözlerine uyarak, çıplak ayakla hiç konuşmadan tepeye tırmanıp çan sesini ilk duyduğu yeri kazmış. Saatlerce süren kazıdan sonra Saint George’un elindeki mızrakla denizden çıkan bir canavarı öldürdüğü ikonayı bulmuş ve bu hikaye nesiller boyu dilden dile anlatılmış.

Dileklerin Kabul Edilmesi :

— Her yıl 23 Nisan ve 24 Eylül’de gerçekleştirilen bir gelenek için evsahibi de oluyor Aya Yorgi Kilisesi. Bir inanca göre yokuşu hiç konuşmadan çıkan ve çalılara ip bağlayan kişinin dileği gerçekleşiyor. Bu yolu bir makara ipi açarak çıkan kisinin kısmeti açılıyor. Ipi kiliseye kadar koparmadan ulaştıran kişinin dileği gercek oluyor.

— Kırmızı ip: Aşk için , Beyaz ip: Sağlık ve Huzur anlamına geliyor.

— Mumlarda ise; Turuncu Mum: Okulda başarı , Beyaz Mum : Sağlık , Mor Mum: Çocuk sahibi olmak , Lacivert Mum: İş ve araba , Kırmızı Mum: aşk , Yeşil Mum: Para , Mavi Mum: Kariyer , Sarı Mum: Şans , Pembe Mum: Kısmet

— Her dilek için farklı ikonlarda bulunuyor. İnsanlar, dilediğine göre ikon alıyor ve dileği gerçekleştiğinde ikonu denize atıyor. Dileklerinin gerçekleştiğine inananlar bir sonraki yıl tekrar gelip şeker dağıtıyor ve kiliseye yağ bağışlıyor. Eskiden elektrik olmadıģı için kilisedeki kandillerde kullanılmak üzere yağ bağışlanırmış fakat artık ihtiyaç sahiplerine dağıtılıyormuş.

— Dilek ayini sorulan kilise görevlilerinden Apostol Yusufi mumlar ve ipler için ” Bu tarihler Aya Yorgi’nin isim günü kutlamasıdır. Insanlar mum yakarlar ve dua ederler. Son 10 yılda insanlar bu dini günü ticaret gününe dönüştürdü. Mumların renklerinin, ip bağlamanı ya da ikon şeklinde dilek satmanın faydası yok. Bunlar hurafe. Allah mumun rengine bakmaz. Biz burada mumu para karşılığında satmıyoruz, insanlara gönlünden ne koparsa diyoruz ” demiş.

Aya Yorgi Kilisesi Nerede :

Bendenizin Görüşü :

— Tüm bunların hurafe olmasının yanında bir başkasının hayat başlıklarına koyduğu renkler bizim hayatımızın rengi değilse… Ya mavi : aşk , Turuncu : kariyer ise… Hiç konuşmadan tepeye tırmanmak yerine konuşarak, mütalaa ederek  hayat basamaklarını çıkmak doğru olansa… Ipin hiç kopmadan tepeye varması değil de kopan ipi sürekli yine yeniden yılmadan bağlayarak zirveye çıkmaksa kariyer… Bir başkasının dikte ettiği yoldan değil kendi yöntemlerinizle yolunuzu bulun. Iyi dileklerle…

—– Yazımı sabırla okuduğunuz için sizlere teşekkür ediyorum. Her türlü soru, görüş ve önerileriniz için yorum yazarak bana ulaşabilirsiniz. Yazımı, aşağıda ” Share ” kısmında bulunan sosyal medya araçlarında paylaşmanız bilginin daha geniş kitlelere ulaşmasını sağlayacaktır. Diğer yazılarıma da göz gezdirmeniz dileğiyle. Umarım paylaştığım bilgiler size yardımcı olmuştur.

— Yazımı beğenmeniz ve bir kısmını dahi olsa bir yerde kullanmanız durumunda sizlerden ricam kaynak olarak siteyi paylaşmanızdır. Emeğime saygı göstereceğinize eminim.